Tarih: 17.11.2025 14:59

TARİHİ MALAZGİRT İSKELETLERİNİN SIRRI ÜNİVERSİTE LABORATUVARINDA ARAŞTIRILIYOR

Facebook Twitter Linked-in

TARİHİ MALAZGİRT İSKELETLERİNİN SIRRI ÜNİVERSİTE LABORATUVARINDA ARAŞTIRILIYOR

Malazgirt'te yürütülen kazılarda ortaya çıkarılan 72 insan iskeleti, Muş Alparslan Üniversitesi Antropoloji Laboratuvarında Karbon-14 ve antropolojik analizlerle inceleniyor; bazı kalıntıların 11. yüzyıla uzanması, bölgenin tarihine dair önemli ipuçları sunuyor.

 

Muş'un Malazgirt ilçesindeki kazılarda bulunan 72 insan iskeleti, Muş Alparslan Üniversitesi (MAUN) Antropoloji Laboratuvarında bilimsel yöntemlerle inceleniyor. Karbon-14 analizlerinde bazı iskeletlerin 11. yüzyıla tarihlenmesi, Malazgirt Zaferi'ne ilişkin önemli ipuçları sundu.

Muş Alparslan Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren Antropoloji Laboratuvarı, Malazgirt ilçesinde yürütülen arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılan insan iskeletleri üzerinde kapsamlı bir araştırma yürütüyor. Uzman ekipler, iskeletlerin cinsiyet, ölüm nedeni, geçirdikleri hastalıklar ve tarihlendirilmesi gibi kritik antropolojik verileri tespit etmek için titiz çalışmalar gerçekleştiriyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün desteğiyle, Ahlat Müze Müdürlüğü ve Muş Alparslan Üniversitesi iş birliğinde sürdürülen "Malazgirt Savaş Alanının Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi" ile "Tarihi Malazgirt Kenti Kazıları Projesi" kapsamında bugüne kadar toplam 72 insan iskeleti gün yüzüne çıkarıldı. Kalıntılar, üniversitenin Selçuklu ve Malazgirt Uygulama ve Araştırma Merkezi bünyesinde kurulan Antropoloji Laboratuvarına taşınarak detaylı incelemeye alındı.

Laboratuvarda yapılan Karbon-14 analizleri sonucunda bazı iskeletlerin 11. yüzyıla tarihlendiği tespit edildi. Delici ve kesici alet izleri gibi savaş dönemini işaret eden bulgular uzman ekipler tarafından dikkatle değerlendiriliyor.

"Elde edilen bulgular Malazgirt'in tarihsel katmanlarını aydınlatıyor"

Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alican, kazı ve laboratuvar çalışmalarının yalnızca Malazgirt Zaferi'ne değil, bölgenin tüm tarihsel birikimine ışık tuttuğunu vurguladı. Prof. Dr. Alican, şu değerlendirmelerde bulundu: "Malazgirt Savaşı'nın gerçekleştiği alanın tespiti için yürüttüğümüz çalışmalarda elde edilen insan iskeletleri, antropoloji laboratuvarımızda ayrıntılı şekilde inceleniyor. Afşin Mahallesinde son üç yılda yürütülen kazılarda Karbon-14 sonuçları bizi doğrudan 11. yüzyıla, yani Malazgirt Savaşı'nın tarihsel aralığına götürdü. Bu da bölgedeki Müslüman Türk varlığına ilişkin önemli ipuçları sunuyor."

Alican, bölgede çok katmanlı bir tarihsel sürecin ortaya çıkarıldığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Malazgirt Kalesi surlarının dışındaki Arap Mezarlığında da önemli bulgular elde edildi. Bazı kalıntıların 9. yüzyıla tarihlendiği ve bölgedeki Arap hâkimiyetini belgelediği değerlendiriliyor. Ayrıca Bostankaya köyünde bir Urartu yerleşimi ve kalesinin tespit edilmesi, bölgenin çok kültürlü tarihine yeni boyutlar kazandırıyor. Çalışmalarımızda 10 üniversiteden 38 akademisyen yer alıyor ve yalnızca Malazgirt Savaşı değil, daha eski dönemlere ilişkin veriler de ortaya çıkarılıyor."

"Temelde dört antropolojik analiz yöntemi kullanıyoruz"

Antropoloji Laboratuvarı Sorumlusu Öğr. Gör. Dr. Ali Akbaba, kazı alanından laboratuvara uzanan inceleme sürecini anlatarak şu bilgileri paylaştı: "İskeletleri titizlikle çıkarıp laboratuvarımıza taşıyoruz. Temizleme, kurutma ve hazırlığın ardından dört temel antropolojik analiz yöntemi kullanarak bireylerin ölüm yaşını, cinsiyetini ve iskelette iz bırakan hastalıkları belirliyoruz. Amacımız, savaş yaralanmalarını da içeren tüm olası izleri tespit etmek."

Dr. Akbaba, elde edilen son verilere ilişkin olarak şunları söyledi: "2020–2024 yılları arasında 57 iskelet çıkarılmıştı. 2025 yılında 15 yeni iskeletin daha tespit edilmesiyle toplam sayı 72'ye ulaştı. Yaklaşık 25 iskeletin Karbon-14 analizi tamamlandı ve önemli bir kısmının 11., 12. ve 13. yüzyıllara ait olduğu belirlendi. Birincil hedefimiz, savaşta hayatını kaybeden askerlerin kalıntılarını tespit etmek. Geniş bir alanda çalışıyoruz ve zaman zaman şehitlik olma ihtimali yüksek bölgelerle karşılaşıyoruz."




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —