FAİZ MALI ARTIRMAZ!
Bedrettin KELEŞTİMUR
Ayet, “İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz herhangi bir faiz,
Allah katında artmaz. Hâlbuki Allah’ın rızasını isteyerek, verdiğiniz herhangi bir zekâta gelince,
İşte onlar (sevaplarını ve mallarını) gerçekten kat kat artıranlardır” Rum, 39)
Kur’an da Riba (faiz) ile ilgili tahmini olarak 7 ayet geçiyor! Riba (faiz), kesinlikle yasaktır!
Ayet, “Riba (faiz) yiyenler (kabirlerinden), ancak şeytan çarpmış kimsenin,
Cinnet nöbetinden kalktığı gibi kalkarlar! Bu şüphesiz onların: “Alış-veriş (de) ancak faiz gibidir” demeleri yüzündendir. Hâlbuki Allah, alış-verişi helal, faizi ise haram kıldı! O halde kim kendisine Rabbinden bir nasihat gelirde (faizden) vazgeçerse, Artık geçmişte olan (İslam’a girmeden önce aldıkları) kendisinindir. Onun işi (hakkındaki hüküm) Allah’a aittir. Kim de (helal sayarak faize) dönerse, işte onlar ateş ehlidirler! Orada ebedi olarak kalıcıdırlar.” (Bakara, 275)
İnancımız, faizi kesinlikle yasaklıyor; Faizi, ticaretin bir parçası olarak görmek yanlış…
Kur’an buyuruyor, “alış-veriş” ticaret helal, Faiz, ‘haram ’dır.
Ayet, “Allah, faizi (bereketsiz kılıp, onun karıştığı malı) mahveder; Sadakaları ise bereketlendirir.
Allah, azılı kâfir (faizi helal sayan) ve aşırı günahkâr, (Haram bildiği halde faizde ısrar eden) hiçbir kimseyi sevmez!” (Bakara, 276)
Reel ekonominin önünde en büyük engel, ‘faizdir…’
Reel ekonomi nedir?
“Mal ve hizmet üreten faaliyetlerin tamamıdır…”
Reel olmayan ekonomi nedir?
“Bankacılık, borsacılık, sigortacılık gibi…”
“Para ”yı esas alan faaliyetler; Reel ekonomi de, ‘üretim’ vardır. Reel ekonomi de, ‘istihdam’ vardır.
Reel ekonomi de, ‘alın-teri’ veya ‘emek’ vardır.
Sizler ‘para ’yı, reel ekonominin emrine, kullanımına vereceksiniz.
Kur’an buyuruyor, “faizin bereketi” yoktur. Bir kurt misali faiz, ‘anaparayı’ da kemirir.
Sadaka ve Zekât ise, toplumda ki, kardeşlik bağlarını güçlendirir. Sosyal dengeleri korur.
Faiz sebebiyle, ‘iflas eden…’ ‘Yıkılan yuvaları…’ Dahası, ‘intihara…’ kadar giden iş adamlarını biliyoruz.
Ayet, “Ey iman edenler! Eğer (gerçek) mü’minler iseniz, Allah’dan sakının ve faizden kalan (alacağınızı) bırakın!” (Bakara, 278)
Kur’an ayette devamla ne buyuruyor? “Buna rağmen eğer böyle yapmazsanız, o halde Allah ve (size karşı açılmış) Bir savaş olduğunu bilin.”
Riba (faiz) bu kadar çirkin ve İslam’ın yasakladığı, neticeleriyle ‘facianın…’ adıdır!
İSLAM FITRATI ÜZERİNE DOĞAR!
Her insan, İslam fıtratı üzerine doğar…
Bunu bizlere Kur’an haber veriyor;
Ayet, (Ey Resulüm!) Öyle ise hakka yönelmiş olarak yüzünü (hak) dine doğrult. Allah’ın insanları onun üzerine yarattığı (İslam) fıtratına. (Ki her çocuk İslam fıtratı üzere doğar) Allah’ın yaratışında değişme yoktur. İşte doğru din budur! Fakat insanların çoğu bilmezler.” (Rum, 30)
İSTİŞARE!
Demokrasi kültürü gerçekte, İslam’ın özünde vardır.
Bu kültürü en iyi yaşayan ülke de, Türkiye’dir!
Türkiye’nin, tarihten süzülerek gelen, çok güçlü ‘geleneksel…’ bir alt yapısı vardır.
Ayet “Ve onlar ki, Rableri(nin davetine) icabet ederler. Onların işleri de aralarında şuradır (istişare iledir).
Ve (onlar) kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden(Allah yolunda) sarf ederler.” (Şura, 38)
Herhalükar da, ‘yardımlaşma kültürü…’ Anadolu insanın da güçlüdür.
O kültür ki, bu toplumu bütün zorluklara karşı, dirençli bir şekilde ayakta tutmuştur.
Ayet “Ve kendilerine zulüm vaki olduğu zaman, Onlar yardımlaşarak (intikamlarını alan) kimselerdir” (Şura, 39)
Bizim inancımız ısrarla ne diyor; “Zulme rıza zulümdür!”
Ayet, “Zulmedenlere de meyletmeyin! Yoksa ateş size dokunur.
Hem sizin, Allah’dan başka hiçbir dostunuz yoktur; Sonra size yardım edilmez.” (Hud, 113)
Yardımlaşma, bir hukuktur. İnsanı değerleriyle koruyan ve yücelten bir hukuk.
Ayet, (Hakkında vahiy gelmeyen bir) iş hususunda, Onlarla istişare et!” (Ali İmran, 159)
İstişare de, ümmetin ittifakı vardır. Ortak bir akıl vardır. İstişare, Kur’an’a isim olmuş bir ayetin “Şura…” ayetinin adıdır.
SALİH AMEL!
Kur’an da, Salih amel ile ilgili tahmini olarak, 114 ayet geçiyor!
Kur’an da ki, süre sayısı ile eş.
Salih amel sözlükte, “İyi, güzel, faydalı, sevaba ve Allah rızasına sebep olacak davranışlar”
Ayet, “İman edip, Salih amel işleyenler işte öyleleri cennet ehlidirler” (Bakara, 82)
Bir başka ayette, “Şüphesiz ki iman edip Salih ameller işleyenler namazı hakkıyla eda edenler,
Ve zekâtı verenlerin, Rableri katında mükâfatları vardır. Onlara hiçbir korku yoktur,
Onlar mahzunda olmazlar…” (Bakara, 277)
İman ve Salih amel, kökleri derinde, sürekli meyve veren bir ağaç…
O güzel kavramla birlikte; Sabır gösterenler,
Rablerine karşı, ‘edepli olanlar…’
Güvenen ve itimat edenler…
Hak yolda sebat gösterenler…
Temiz ve Helal şeylerden yiyenler…
Allah’ı çokça ananlar…
Şükredenler…
Bağışlanma dileyenler…
Takva sahipleri…
“Ben gerçek Müslümanlardanım” diyenler…
Çokça istiğfar ve tevbe edenler…
Birbirine hakkı ve sabrı tavsiye edenler…
Allah’a ve Peygambere itaat edenler…