Muş’un Körpeağaç köyünde Civak ve Bingöl aileleri arasında çıkan husumetten dolayı bir kişinin yaşamını yitirdiği 20 günlük kan davası aile büyükleri ve kanaat önderlerinin araya girmesiyle barışla sonuçlandırıldı. Aileler Kur’an-ı Kerim’in altından geçerek barış için söz verdiler
Muş’ta 20 gün önce merkeze bağlı Körpeağaç köyünde Civak ve Bingöl aileleri arasında çıkan husumetten dolayı Faruk Bingöl (39) isimli vatandaş hayatını kaybetmişti. İki aile arasında başlayan kan davasının büyümemesi için aile büyükleri ve kanaat önderleri devreye girdi. 20 gün boyunca her iki aile arasında görüşmelerde bulunan aile büyükleri ve kanaat önderleri sulh yapılmasına tarafları ikna etmeyi başardı. Körpeağaç köyü camiinde düzenlenen barış törenine önderlik yapan Diyarbakır’ın aile büyüklerinden Mehmet Çelik ve Muş’un aile büyüklerinden Zabıt Eker, Muş İl Müftü Vekili Abdulhak Akpolat, Merkez Hacı Salih Cami İmamı ve kanaat önderi Abdulkadir Erten, din görevlileri, aile büyükleri ve çevre köylerden gelen binlerce kişi katıldı. Duaların okunduğu ve Hadis’i şeriflerin örnek gösterildiği barış töreninde Civak ve Bingöl ailelerinin büyükleri ve gençleri Kur’an-ı Kerim’in altından geçerek el sıkışıp barış için söz verdiler.
“İSLAM KELİMESİ BİLE BARIŞ KELİMESİDİR”
İslam dininde kan davasının ne kadar kötü bir hadise olduğunu Kur’an-ı Kerimden ayetlerle ve Hadislerden örnekler vererek açıklamalarda bulunan merkez Hacı Salih Cami İmamı ve kanaat önderi Abdulkadir Erten, şunları söyledi: “Bizi var eden, varlığından haberdar eden Allahımıza sonsuz hamdüsenalar olsun. Bugün Şaban ayında Muhammed aleyhasalamin ayında, Muhammed aleyhasallamı sevindirmekte Allaha sonsuz hamdüsanalar olsun. Şu anda hepimiz mutluyuz. Çünkü barışı seven Allah’ı sever, Allah’ı seven barışı sever. Allah hepiniz barış ehli olun ve barışı sevin diye buyuruyor. Kuran’ı seven barışı sever. Çünkü Cenabı Allah Kuran’ı kerimde, Müslümanların arasında barışı yapın der. Bu barışı şu anda sağlamış bulunmaktayız. Bu barışta emeği geçen kanaat önderlerimizden Mehmet Çelik ve Zabit Eker’e teşekkür ediyorum. Barış öyle bir şey ki, namaz kılmakta bile barış var. Karşılamada bile barış var. İslam kelimesi bile barış kelimesidir. Resulü Ekrem Aleyhilselam buyurmuş ki, hangi Müslüman barışı sağlarsa benim öz camimde bin yıl infikata girmiş gibi sevap alıyor. Müslümanların çocuklarına bırakacağı en kötü irsiyet, miras nedir? En kötü miras, düşmanları bırakmaktır. Barışı sağlayın, cahillerin arkasından gitmeyin, barışı sağlayan cennet müjdesi ile müjdelenir. Onun için Cenabı Allah bütün barışları ve bu barışımızı da en güzel barışlardan eylesin. Kuran çatısı altında Cenabı Allah birleşmeyi nasip eylesin.”
“BARIŞLARIN AMACI, HUSUMETİN BİR AN ÖNCE SONLANDIRILMASIDIR”
Barışın kısa sürede sağlanması amacının biran önce husumete son verilmesi için olduğunu belirten Muş’un aile büyüklerinden ve kanaat önderi Zabıt Eker, husumetin kimseye bir faydasının olmadığını ve barış için elini taşın altına koyan herkese teşekkür ettiğini söyledi. Olayın yaşandığı günden itibaren her iki aile ile görüşüp olayın büyümemesi için gayretle arabuluculuk yaptıklarını ve her iki ailelinin de büyüklük gösterip barışı tercih ettiğini kaydetti. Merkeze bağlı Dilimli köyünde 3 gün süre içerisinde kan davasının barışla sonuçlandırılmasını örnek gösteren Eker, “bugün önemli bir gün. Körpeağaç Köyünde Civak ve Bingöl aileleri arasında, yaklaşık 20 gün önce yaşanan bir olayda, bir gencimiz hayatını kaybetmişti. Bu 20 gün içinde kısa bir sürede iki aileyi bir araya getirip barıştırabilmek büyük bir başarıdır. Bütün kanaat önderlerimize, katılımcılara teşekkür ediyoruz. Nitekim Dilimli Köyünde yaşanan benzer bir olayda, 3 gün içinde barış sağlanmıştır. Böyle kısa sürede sağlanan barışların amacı, husumetin bir an önce sonlandırılması içindir.” Dedi.
“BU BARIŞ KADAR ÜLKE BARIŞIDA ÖNEMLİDİR”
“Barış denilirken köyde barış, kentte barış, ülkede barış, dünyada barış.” Diye ifade eden Eker, “Dünyadaki barışın aktörleri bellidir. Ülkemizdeki barış yaklaşık 1,5 yıldır sürüyor. Bu bakımdan ülke barışına katkı sunan herkese teşekkür etmemiz gerekiyor. Barışa desteği vermeyip, bu barışa katkı sunmayanların da bir an önce kendilerini toparlayıp, ülke barışına destek vermeleri lazım. Barışın olmadığı yerde huzur olmaz, ekonomi olmaz. Ülke barışı önemli olduğu gibi dünya barışı da önemlidir. Kendi ülkemizdeki barışı sağlayabilmek hepimizin başta sayın liderlerimizin görevidir. Ülke barışı, kentteki, köydeki barışlara da örnektir. Dileğimiz o ki, bu köyde, Dilimli’de yaşanan kısa süreli barışların, ülkemize de sirayet eder. Önemli olan ülkemizde, kentimizde, köyümüzde anaların ağlamamasını sağlamaktır. Onların ağlayışına engel olmamak bir insanlık suçudur. Bu köyde olduğu gibi ülkemizde de anaların ağlamaması lazım. Hepimiz insan olarak, halk olarak buna destek vermemiz lazım.” Dedi.
“SİYASETÇİLERİN DUYARSIZ KALMASI HALKIN TEPKİSİNİ NEDEN OLUYOR”
Ak Parti Muş Milletvekili Faruk Işık’a tepki gösteren Eker, Işık’ın aynı bölgenin insanı olduğunu taziye ve barışa katılmamasını sert bir dille eleştirdi. Muş Belediye Başkanı Feyat Asya’nın yeni siyasete girmesine rağmen telefonla iletişim kurup barış törenine mesaj göndermesinden dolayı tarafların memnun kaldığını vurgulayan Eker, “Ak Parti Muş Milletvekili Faruk Işık bu köy insanlarından biri ne yazık ki ne taziyeye nede barış törenine katıldı. Bu üzücü ve hiç güzel bir olay değil. Feyat Asya iki aylık belediye başkanı. Telefonla buna katılıp teşekkür etmesi önemlidir. Milletvekillerinin bu konuda hassas olması gerekir. Nitekim kısa sürede toplanacak olan kanaat önderleri, ilimizin sıkıntılarını dile getirecektir. Biz isteriz ki, herkes eksiğini görüp, öz eleştiri yapıp halkın arasına katılmalıdır. Nitekim halka rağmen ne siyaset olur, ne önderlik olur. Özellikle siyasetçilerin toplumun önde gelen insanlarını göz ardı etmemesi lazım. Onlarla istişare edip memleketi kalkındırması lazım. Bakıyoruz bu 12 yıllık dönemde. Türkiye’nin ne kadar geliştiğini görüyoruz. Maalesef Muş hak ettiği yerde değil. Neden? Bunları biz konuşacağız. Siyasiler de, bürokrasi de, iş adamları da gelip konuşabilirler. Muş’un artık bunu konuşması lazım. Muş neden bu durumda? Bu önemlidir. Bu kısa zamanda yapılacaktır. Muş, konuşan bir Muş olacaktır.” Şeklinde konuştu.
Barış töreninde etkin bir rol üstlenen Diyarbakır’ın aile büyüklerinden ve kanaat önderi Mehmet Çelik, ise barış törenine katkı sunan herkese teşekkür ederek başka insanların ölmemesi için herkesin mücadele etmesi gerektiğini vurguladı. Yapılan konuşmalardan sonra ise verilen barış yemeği ile tören son buldu.
