DUMANSIZ KAMPUS BİLİMSEL SEMPOZYUMU DÜZENLEDİ
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ile Genç Birikim Derneği tarafından Muş Alparslan Üniversitesinde (MAUN) Dumansız Kampus Sempozyumu düzenlendi.
Akciğer kanseri farkındalık etkinlikleri kapsamında Muş Alparslan Üniversitesinin (MAUN) ev sahipliğinde “Dumansız Kampus Sempozyumu” düzenlendi. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ile Genç Birikim Derneği tarafından organize edilen sempozyuma Muş Valiliği ve Muş Belediyesi de destek verdi.
Muş Alparslan Üniversitesi Kültür ve Merkezinde düzenlenen sempozyuma Vali Doç. Dr. İlker Gündüzöz, Belediye Başkanı Feyat Asya, Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat, Genç Birikim Derneği Başkanı Salih Yüce, bilim insanları, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Sempozyuma Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye ofis program yöneticisi Prof. Dr. Toker Ergüder, Hacettepe Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Dalı emekli Öğretim Üyesi, Prof. Dr. Nazmi Bilir, SBÜ Gülhane Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yakup Arslan, ve Göğüs hastalıkları uzmanı, Sağlık bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi, Ankara Mamak Devlet Hastanesi Başhekimi, Yeşilay Ankara Bölge Koordinatörü Doç. Dr. Mevlüt Karataş konuşmacı olarak katıldı.
GÜNDÜZÖZ; “SİGARA İÇİLMEMESİ KONUSUNDA 20-30 YIL ÖNCESİNE GÖRE BELLİ BİR KAZANIM ELDE ETTİK”
Düzenlenen programda bir konuşma yapan Vali Doç. Dr. İlker Gündüzöz, Türkiye’de sigarayla mücadelede ciddi çalışmalar yapıldığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Sigara Türk toplum yapısına Amerika’dan Avrupa’dan geldi ama çok hızlı bir şekilde yaygınlaştı. Gelinen noktada çok uluslu sermeye şirketleri Avrupa’da satamadıklarını kendilerine Pazar olarak gördüğü gelişmekte olan ülkelerde yâda 3. Dünya ülkelerine yönelmek suretiyle pazarlarını korumaya çalışıyorlar. Fakat Türkiye çok önemli adımlar attı. Hem parlamentosuyla hem idaresiyle ve sigarayı kullanım açısından belli düzenlemelere tabi kıldı. Sigara konusunda alınmış olan kararla reel değişti. Norm reel sıralaması ilk defa bu kadar etkin bir şekilde çalıştı. Karar alınırken, kanunla ve buna bağlı çıkarılacak yönetmelikle sigara kullanımı konusunda acaba başarıya ulaşılır mı gibi çok ciddi tereddütlerimiz bizim bile vardı. Ama görüldü ki bu kanun ve ilgili mevzuat oldukça başarılı oldu. Tabi burada idarenin uygulama kabiliyeti ve üzerine ciddi şekilde yoğunlaşmasının etkisi oldu. En başta Sayın Cumhurbaşkanın sigaraya ve tütün mamullerine olan tavizsiz tutumu ve bu konuda farkındalık oluşturmaya yönelik faaliyetleri toplumda önemli bir gelişme kaydetti. Bugün görüyoruz ki sigara içilmemesi gereken yerlerin büyük bölümünde sigara içilmiyor. İçildiği zamanda duyarlı vatandaşlarımız ihbar mükellefiyetlerini yerine getiriyorlar. Dolayısıyla oldukça iyi bir noktaya geldik.
20-30 yıl öncesine göre belli bir kazanım elde ettik. Daha da geliştirebilmemiz için çabalamamız gerekiyor. Bu çabalardan bir tanesi işte bugün buradaki bilimsel oturum. Burada Sivil Toplum Örgütlerine büyün önem düşüyor. Bu faaliyetin içerinde bulunan dernek gibi veya devletin himayesinde yıllardır faaliyetine devam eden Yeşilay Derneği gibi önemli STK’lara destek vermek bunların başarılı olması için önlerini açmak bizim görevimiz. Bu alanda çalışan sayısız bilim adamı, girişimci ve STK temsilcilerine de devlet olarak elimizden gelen yardımı yapmak zorundayız.” Dedi.
“BİZ TÜTÜN ÜRETİMİNE VEYA TÜTÜNE KARŞI DEĞİLİZ AMA TÜTÜNÜN ZARARLI KULLANIMINA KARŞIYIZ”
Vali Gündüzöz, konuşmasının devamında ise Tütütn Muş için önemli bir ürün olduğunu bu nedenle tütün üretimine veya tütüne karşı olmadıklarını ama tütünün zararlı kullanımına karşı olduklarına dikkat çekerek şunları söyledi: “Sevgili gençlerimiz, genelde sigaraya bir özentiyle veya arkadaş gurubunun içerisinde yalnız kalmamak için başlayabiliyorlar. Bu daha sonra alışkanlık oluşturuyor. Çok uluslu sigara şirketlerinde öyle bir reklam pompalaması var ki; bugün batılı ülkelerde, gelişmiş ülkelerde sigara kullanımı düşerken, Pazar tuttuğu Asya, Afrika ve diğer kıtalardaki gelişmekte olan ülkelerde ve özelikle gençler arasında sigara kullanımı artabilmektedir. Bu sigara denilen illet daha sonra sizin ömrünüzü ve hayat kalitenizi ortaya çıkarıyor. Gerçek olan yakışıklı kovboy değilsiniz, 5-10 yıl sonra merdivenden çıkmaya zorlanan bir yetişkin olarak hayatta olacaksınız. Dolayısıyla sigara içen özelikle gençlerin sigarayı yakın zamanda bırakmakta fayda var.
Tütün Muş için önemli bir ürün, biz tütün üretimine veya tütüne karşı değiliz ama tütünün zararlı kullanımına karşıyız. Bunların başında da sigara var. Tütün tüketim malı, tütün eczacılıkta ve diğer alanlarda da kullanılan bir ürün o açıdan kullanımına hiçbir zaman karşı değiliz ama bu zararlı kullanım noktasında geçlerimiz, insanlarımız ömürlerini tüketiyorlar, maddi olarak zarara giriyorlar ve bunun zararlı bir alışkanlık olması münasebetiyle bırakılmasında fayda var.”
ASYA, “CUMHURBAŞKANIMIZIN TÜTÜNE KARŞI VERMİŞ OLDUĞU SAVAŞI BİLİYORUZ”
Düzenlenen sempozyuma katılan Muş Belediye Başkanı Feyat Asya, burada yapmış olduğu konuşmasında şunları dile getirdi: “Bizler şehrimizi belediyecilik anlamında gelmesi gereken noktaya getirmiş olmanın sevincini yaşıyoruz. Şu anda da sosyal, eğitim, sanat, kültür ve spor faaliyetlerini içirişinde olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. İçerisinde sağlık kelimesi geçen bir programın da hiç içeriğine bakmadan bir paydaşı olmak bizim içinde bir mutluluk sebebi olmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımızın tütüne karşı vermiş olduğu savaşı biliyoruz. Bu memleketin sağlığına, özelikle ismini anmaktan imtina ettiğimiz Kanser hastalığının önleyici tedbir noktasında halkımızı bilinçlendiren bu programların yapılıyor olması, kanser gibi hastalığın yenebileceğimiz bir hastalık olduğunu biliyoruz. Bizler belediye olarak yeşil alanların korunması, özelikle insan sağlığı için çok önemli olduğunu bilerek gerek belediyemiz gerek valiliğimiz tarafından yeşil alanlarımızı açtırdık. Biz diyoruz ki doğayı yaşat ki insan yaşasın, insanı yaşat ki devlet yaşasın.”
POLAT, “TÜTÜNLE İLGİLİ BİR TANE ULUSLARARASI BİR KONGRE BİRDE ÇALIŞTAY YAPTIK”
Rektör Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat ise yapmış olduğu konuşmasında üniversite olarak üreticilerin sorunlarını gidermeleri için bir tane uluslararası kongre birde çalıştay yaptıklarını belirterek: “Üniversitemizde tütünle ilgili bir tane uluslararası bir kongre birde çalıştay yaptık. Buradaki temel amacımız şuydu; malumunuz Muş’ta çok önemli miktarlarda tütün üretiliyor. Üreticilerin bir takım sorunları var. Bu sorunların giderilmesi noktasında üniversite olarak ne tür bir katkı sunabiliriz buna yönelik çalışmalar yaptık. Bu kapsamda belki de Türkiye ilk defa ciddi anlamda üzerine basarak dikkat çektiğimiz bir konu, tütünün sanayide kullanımıyla ilgili neler yapılabilir bu alanda bir uluslararası kongreydi. Bu kongre ulusal ve hatta uluslararası medyada da çokta yer tutmuştu. Ondan sonra bazı kararlar alındığını da biliyorum, tütünle ilgili özelikle hem tütün üreticilerini korumak hem de tütünün sanayide kullanımı ile ilgili bazı kararlar alındı. Malumunuz tütün kontrol strateji belgesi ve eylem planı Türkiye’de 2018 ile 2023 yılı arasında sayın cumhurbaşkanımızın riyasetinde bir planda ortaya konuldu ve o plan çerçevesinde çeşitli adımlarda atıldı. Eskiden kapalı alanlarda sigara çok rahat kullanılabiliyordu. Buna yönelik Türkiye’de çok ciddi tedbirler atıldı. Hala eksik olduğunu düşündüğümüz alanlar var. Bunlardan bir tanesi okular, onunla ilgilide adımalar atılıyor. Bugün burada sembolik bir adımda biz atacağız. Kongre kültür merkezimizin önünde izole edilmiş bir alanımız olacak. Orayı tütün alan olarak ilan edeceğiz ve kesinlikle orada içilmesine müsaade etmeyeceğiz. İnşallah bu alanlarımızı biraz daha genişleterek gençlerimizi bu kötü alışkanlıktan kurtarmaya yönelik en azından bir vesile olmaya yönelik bizlerde bir adım atacağız.” Dedi.
YÜCE, “SİGARA VE TÜTÜN KULLANIMI DÜNYADA ÖNLENEBİLİR ÖLÜM NEDENLERİNDEN EN ÖNEMLİSİDİR”
Genç Birikrim Derneği Başkanı Salih Yüce ise sempozyumda yapmış olduğu konuşmasında, sigaranın insan sağlığı üzerindeki etkilerine değinerek; “Genç Birikim Derneği olarak önemli hedeflerimizin başında, toplumun kaynağı olan çocukları ve gençleri kansere karşı korumak geliyor. Kanser çok tehlikeli bir sağlık problemi ve erken teşhis kanser tedavisini kolaylaştırıyor. Bu nedenle kansere karşı ailelerin, çocukların ve gençlerin doğru bilgilendirilmesi hastalığın önlenmesi ve erken teşhis açısından oldukça önemli. Kanser, psiko-sosyal ve ekonomik tarafları olan çok yönlü bir sağlık sorunudur. Bu nedenle ailelerin, gençlerin ve sivil toplum kuruluşlarının kanserle mücadele sürecinde etkin olarak yer alması, kanserle mücadele alanını genişletmekte, güçlendirmekte ve toplumsal bir bilinç yaratılması konusunda yapılan çalışmalara katkı sağlamaktadır. Kansere neden olan en önemli etkenlerin başında tütün gelmektedir. Sigara, gerek bizzat kullanan gerekse içmeyen ancak sigara içilen ortamda bulunma sonucu pasif olarak soluyan insanlarda çok önemli bir hastalanma ve ölüm nedenidir. Sigara ve tütün kullanımı dünyada önlenebilir ölüm nedenlerinden en önemlisidir. Her yıl dünyada yaklaşık 5 milyon insanın sigara ve tütün kullanımına bağlı hastalıklardan hayatını kaybettiği tahmin edilmektedir. Eğer şimdi bu gün önlem alınmazsa sigara ve tütün kullanımının bu boyutuyla sürmesi durumunda 2030 yılında dünyada 8 milyon kişinin sigara ve tütün kullanımına bağlı hastalıklardan hayatını kaybedeceği öngörülmektedir. Ülkemizde de ne yazık ki durum çok farklı değil. Sigaraya bağlı akciğer kanseri nedeniyle her gün 350 kişinin yaşamını yitiriyor "Bu da bir uçak dolusu yolcu demek. Aslında Türkiye’de her gün bir uçak düşüyor ve içindeki yolcu kadar insan kaybediyoruz” dedi.
