TÜRK KIZILAY'IN AŞEVLERİNDE KAZANLAR İHTİYAÇ SAHİPLERİ İÇİN KAYNIYOR
Türk Kızılay'a ait aşevinde ihtiyaç sahibi bin 200 aile için pişirilen sıcak yemekler görevlilerce titizlikle hazırlanıyor.
155 yıldır hayırseverlerin bağışlarıyla Ramazan yardımlarını ihtiyaç sahiplerine ulaştıran Kızılay'ın Muş'taki Gıyasettin Bingöl Aşevinde de tatlı bir telaş bulunuyor. Türk Kızılay'ı, ihtiyaç sahibi ailelere yönelik insani yardım çalışmalarını titizlikle sürdürüyor. Bu çerçevede, aşevinde son derece özenle hazırlanan sıcak yemekler, bin 200 ailenin sofrasına ulaştırılıyor.
Türk Kızılay, sosyal sorumluluk anlayışıyla Türkiye genelinde ihtiyaç sahibi ailelere yardım eli uzatmaya devam ettiğini söyleyen Türk Kızılay Muş Şube Başkanı Faik Aktaş, güneşin ilk ışıklarıyla birlikte başlayan çalışmaların, aşevinin mutfağında özverili bir şekilde sürdüğünü hatırlatarak, "Türk Kızılay’ı her alanda ihtiyaç sahibi vatandaşların uluslararası ve yurt içinde de devamlı yanlarındayız. Biz her yıl olduğu gibi bu yıl da yine kazanlarımızı ihtiyaç sahipleri için kaynatıyoruz. Günde ortalama bin 200 ihtiyaç sahibimizin evine 3 çeşit sıcak yemeği ekmeğiyle beraber sunmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda yaklaşık bin aileye 2 bin lira nakdi yardım desteğimiz oldu. Ayrıca gıda kolisi ve gıda paketleri kıyma kavurmalarımızdan dağıtıyoruz. Kızılay olarak bütün kadromuzla sahadayız. Hizmetlerimize devam ediyoruz" dedi.
Yaklaşık 13 yıldan beri Kızılay’da gönüllü olarak çalışan Dilek Ağa, insanlığın en temel değerlerinden biri olan yardımlaşma ve dayanışmanın güzel bir örneğini oluşturduklarını ifade ederek, "Bizim tek amacımız ihtiyaç sahibi ailelerin iftarda mutlu olmalarını sağlamak. Evlerine bir tas sıcak yemek giriyor. Özellikle annelerimiz bu gün ne pişireceğim diye kara kara düşünürken, Kızılay'dan almış oldukları günlük yemekleri ile çocuklarını mutlu ediyorlar. Bu açıdan bu işi zevkle aşkla yapıyoruz. Burada işimi bitirdikten sonra evime gidiyorum bu kez aileme iftar yemeğini hazırlıyorum. Gerçekten çok yoruluyorum ama o insanların mutlu olması ailemin de mutlu olması demektir" şeklinde konuştu. (İHA)
