DÜŞLERİM MESCİD-İ AKSADA KALDI
Bedrettin KELEŞTİMUR
Gözyaşlarında karanfil kokusu
Göz nuruyla çözer, kilim dokusu
Sabır ilmeğinde, şehit düğümü
Düğüm düğümdür geceler uykusu
Düşlerim, Mescid-i Aksada kaldı
Bin dört yüz yıl, tekbir sedası kaldı
Müjde, zikre nişan seccade kaldı
Çözülür heceler, tatlı öyküsü
Anadolu, sabır yayı kuşanmış
Bin yıl İslam’ın emrinde kuşanmış
Seksen milyonu, bir yürek kuşanmış
Coşar gönüller, Alperen duygusu
DÜŞLERİM
Dinmedi, dinmeyecek düşlerim!
İndimde, inlemeyecek düşlerim!
Sefer bize hayatın her adımı
Kutlu idealle yeşerdi düşlerim
Hayal değil, hayatın her adımı
Yüreğimin nakışı düşlerim
DÜŞLERİM VARDI
Bir kitap gibi dürülürmüş dağlar
Çer-çöp halinde sürülürmüş bağlar
Ömür bitti; bitti, oyun eğlence
Gün üstüne savrulurmuş o çağlar
Düşlerim vardı, bir ömre yetecek
Kim derdi ki, güneş gibi batacak!
Aklım, can evimden koptu kopacak
Kemal vakti, zeval vaktine ağlar!
DÜŞLERİM VAR
Düşlerim var, dilek taşına yazdım
Hünerimi taş sütunlara kazdım
Gezdim, dolaştım âlem-i Islâm' ı
Geleceği Türk'ün ruhunda sezdim
Yarınlara hazırlan, Ey milletim!
Cehalettir, can düşmanı bilelim
DÜŞLERİM VAR
Hayallerim, gün yüzüne çıkmamış
Sırlarını henüz diline dökmemiş
İçimdeki dünya, kabına sığmaz
Ey gönül, şafak henüz sökmemiş
DÜŞLERİM SARMAŞIK DALI
Geceler, düşlerim sarmaşık dalı
Dolanır birbirine moru, alı
Yıldız kayar, karanlığın kalbine
Rahmete açılan, diller dualı
DÜŞLERDE SAKLI
(şehitlerimize ithaftır)
Her güne tatlı düşle uyanırım
Gönül mektupları düşlerde saklı
Bir büyük ideale uyanırım
Hasret köprüleri düşlerde saklı
O düşlerde, tarihim, memleketim
Havam, suyum, toprağım, bereketim
Hak rızası gayretim, hareketim
Güçlü bir mazi, köklerinde saklı
Sabır, kâh kılıç, kâh asrın kalkanı
Anadolu'dur, Kafkas’ı, Balkanı
İman kalesi gibi dört bir yanı
Tevhidin boyası, pusatı saklı
Hey hamiyetli bakış; bu ne nakıştır?
Atılan ilmek, ruhumda nakıştır...
Bezemiş Rabbim, ne güzel nakıştır,
Sevdası vatandır, hikmeti saklı
Her gün, ruhumu besler idealim
Hayallerimi emzirir emelim
Gayrete dua, infaktır temelim
Hasretim, temel taşlarında saklı
DÜŞLERİM YORGUN DÜŞER
Ayrılığa düşlerim yorgun düşer
Kar taneler, yüreğim dargın düşer
Kızıl bir alevdir, kaynar içimde;
Gözyaşlarım gurbette sürgün düşer
Dağlar ardı seferler düzenlerim
Gönül ezgi mısralar, dizelerim
Uzanır ses ırmağı gizemlerim
Yüreğimden toprağa sürgün düşer
DÜŞLERDE KALMASIN
“Çorbada senin de bir payın olsun”
“Ayran elden, su gölden” deyip geçme
Gayretinde, bir idealin olsun
Emeğim zayi olur, deyip geçme
Adın ister bey, ister sayın olsun;
Saflar metin bir kale, deyip geçme!
Düşün, düşlerde kalmasın yüreğin
DÜŞLERİM MEMLEKET KADAR...
Düşlerim, memleket sevdası kadar
Dağı, taşı, havası, suyu kadar
Gök mavisi serinliğine kadar
Seçmiştir yücelikleri ezberden...
Düşte gör,
Dost, düşman kimmiş
Düş de gör
Hayal edemediğin,
Ülküleri düşte gör…
HİSLERİM
Ben bir melek değilim, günahım var
Dünya kadar derdim, bir de ahım var
Deli taylar misali hevesim var
Hislerim, hayalim, Kızılelma’ya
Dur, durak bilmez gönüller almaya,
İnsanı fethetmeye hasletim var
HİSLENİRİZ
Dün kanatlandı, uçtu elimizden
Beş vaktin hürmetine hisleniriz
Gözyaşı döker dua dilimizden
Gönül bu, sevda ne der hisleniriz
Zaman, her nefes alıp verişimiz
Niyet, hatırla yâd edişimiz
Vuslat, baki âleme varışımız
Sabra, tebessüm eder, hisleniriz